Türkiye Tekstil, Örme, Giyim ve Deri Sanayi İşçileri Sendikası (TEKSİF) Diyarbakır İl temsilciliği, yaklaşık 60 üyesinin işten çıkarıldığını açıkladı.
TEKSİF İl Temsilciliği tarafından yapılan açıklamada, “İşçilerin talebi üzerine SCM Grubunda yasa gereği çoğunluğu sağladıktan sonra Bakanlık tarafından yetki belgesini aldık ve işçilerin sendika üyeliklerine başladık. Ancak işveren yasayı tanımamakla beraber işçi iradesini de hiçe sayarak yaklaşık 60 üyemizi işten çıkardı” denildi.
TEKSİF açıklamasında 60 işçinin özlük haklarının verilmediğine dikkat çekildi ve bu nedenle hukuki süreç başlatıldığı belirtildi. TEKSİF, işçiler haklarını alıncaya kadar mücadele edeceklerini vurguladı.
‘KÜÇÜLMEYE GİDİYORUZ’ DENİLDİ
Açıklamada, “60 işçi sendikaya üye oldukları için, Lufian gibi dünya markasına üretim yapan SCM Grup tarafından ‘Küçülmeye gidiyoruz’ denilerek işten çıkarıldı. Biz TEKSİF olarak sadece işçinin yararını gözetmiyoruz. İşverenin de yararı için çalışıyor, mücadele ediyoruz. Eğer bir fabrika da işçiler sendikalı ise işverenin hibe ve destekleme alması daha da kolaylaşıyor ve uluslararası iş piyasasında iş alma kolaylığı artıyor. Bunun yanı sıra, İşçiler sendikalı olduğu zaman üretim kalitesi ve verimi artıyor” denildi.
‘SENDİKALI OLMAK ANAYASAL HAKTIR’
Sendikaya üye olduktan sonra işten çıkarılan 60 işçinin Tekstil Kent’teki diğer işyerlerine iş için başvurduğu, ancak işverenlerin kendilerine iş vermediğini belirten açıklamada, “Bazı duyumlar aldık ve çok üzüldük. Türkiye Cumhuriyeti’nin Anayasa’sının 51’nci maddesine göre bir işçinin sendikalı olması onun en hukuki ve doğal hakkıdır. Şu anda SCM Grup’un 60 işçiyi sendikaya üye olduktan hemen sonra işten çıkararak, sendikal haklarına erişimi ve sendikaya üye olmayı engelleyerek 5327 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 118’nci maddesine göre suç işlemekte. Aynı zamanda başka işyerlerinde çalışmalarına da engel oluyorlar” denildi.
‘MÜCADELEMİZİ BÜYÜTECEĞİZ’
TEKSİF Diyarbakır İl Temsilciliği açıklamasının devamında şu ifadeler yer aldı: “İşçi ve emekçi kardeşlerimiz gelsinler, aramıza katılmaya devam etsinler. Biz, ne pahasına olursa olsun işçileri yalnız bırakmayacağız. İşçilerin daha iyi koşullarda çalışabilmesi için mücadelemizi büyütmeye devam edeceğiz. Sendikalı olmak suç değil, Anayasal haktır. İşverenlere de seslenmek istiyoruz. İşverenler eğer hibe ve destekleme konusunda bir adım önde olmak istiyorlar ise, eğer ki uluslararası iş pazarında daha fazla iş alabilmek istiyor ise, İşçinin verimini arttırmak istiyorsa sendikayı engellemeden masaya oturmalıdır.’’
